
SEO çalışması yaptırmaya başlayan herkesin kafasında ilk zamanlar aynı soru oluşur. Biz çalışmaya başladık ama neden hâlâ yükselmedik? şeklinde. Bu soru hem çok haklı hem de sektörde en çok yanlış cevaplanan sorulardan biridir. Çünkü SEO’nun özellikle ilk 3 ayı çoğu kişinin sandığı gibi sonuç alma dönemi değildir. Bu süreç genelde Google’ın siteyi test edip tarttığı ve güvenmeye karar verip vermediğini ölçtüğü bir süreçtir.
SEO Kurdu olarak şunu net söyleyelim ki ilk 3 ayda sıçrama vadeden herkes ya işi bilmiyordur ya da riskli yollara girmiştir. Google bir siteyi yukarı taşımadan önce şuna bakar. Bu site gerçekten kalıcı mı yoksa geçici bir hamle mi yapıyor?. İlk 3 ay Google arama motoru tarafından tam olarak bu sorunun cevabının arandığı dönemdir.
Yeni başlayan bir SEO çalışmasında Google önce siteyi izler. Yapılan değişikliklerin tutarlı mı oluyor mu yada kalıcı mı diye kontrollerde bulunur. Kullanıcıya gerçekten fayda sağlıyor mu diye bakar. İçerikler yayınlanıp teknik düzenlemeler yapılır. Site yapısı toparlanır ama Google hemen alkışlamaz. Çünkü Google için hızdan çok güven önemlidir.

Bu sürecin ilk ayağı teknik temeldir. Öncelikle site yapısı düzeltilmesi gerekir. En önemli teknik konulardan olan sayfa hızları optimize edilmelidir. Sitenizin mobil uyumluluk süreci netleştirilir ve mobil uyumlu olması için gereken alt yapı düzenlemeleri yapılması gerekir. Tarama ve dizinleme sorunları çözülür. Bunlar kullanıcı için görünmez ama Google için olmazsa olmazdır. Bu aşamada sıralama artışı beklemek temeli yeni atılan bir binadan hemen yükselmesini beklemek gibidir.
İkinci aşama içerik tarafıdır. Güncel olarak sitenize sürekli içerikler yazıp yayınlamanız ile Google bu içeriklere hemen otorite etiketi yapıştırmaz. Aynı konuda binlerce içerik varken yeni yayınlanan bir metnin gerçekten değerli olup olmadığını anlamak zaman alır. Kullanıcı davranışları izlenir ve içerik gerçekten okunuyor mu ve sitenizi ziyaret eden kullanıcı hemen çıkılıyor mu buna bakılıp site içinde gezinme oluyor mu diye bakılır. Yani Google içerikten çok içeriğin yarattığı etkiyi ölçer.
Üçüncü aşama ise güven testidir. İşte SEO’nun en sessiz ama en kritik kısmı burasıdır. Google yeni veya yeniden yapılandırılan bir siteye hemen tam güvenmez. Link profiline bakarak site dışı sinyalleri izler. Markanın dijital ayak izini ölçer. Her şey bir anda yapılmış mı yoksa zamana yayılmış buna bakar. Davranışlar doğal mı yada zorlanmış mı gibi soruların cevapları ilk 3 ay boyunca netleşir. Bu yüzden ilk 3 ay genellikle düz seyir ya da küçük dalgalanmalarla geçer. Bazen küçük yükselişler olabileceği gibi bazen geri çekilmeler yaşanır. Bu SEO’nun çalışmadığı anlamına gelmez. Aksine SEO çalışmanızın doğru şekilde ilerlediğinin göstergesidir.
Burada en büyük hata panik yapmaktır. İlk 2 ayda sonuç göremeyince içerik değiştiren, strateji bozan, farklı ajanslara koşan ya da agresif backlinklere yönelen siteler genellikle asıl zararı bu noktada görür. Çünkü Google istikrarsızlığı sevmez bu yüzden ödüllendirmez. SEO Kurdu olarak yaklaşımımız burada nettir. İlk 3 ay sonuç değil sadece sinyal biriktirme dönemidir. Google’a ben buradayım, kalıcıyım ve bu işi biliyorum mesajı verilir. Bu mesaj doğru verildiyse eğer 4. aydan sonra hareket başlar. 5. ve 6. aylarda ise gerçek yükselişler görünür hale gelir. Şunu da açıkça söylemek gerekir ki ilk 3 ayda aniden yükselen sitelerin büyük kısmı ya geçici bir boşluktan faydalanmıştır ya da riskli tekniklerle şişirilmiştir. Bu tür yükselişlerin çoğu kalıcı olmaz ve genellikle sert düşüşler ile sonuçlanır.
Gerçek SEO sabır ister ama bu sabır kör bekleyiş değildir. Özellikle ölçülen ve izlenen yönlendirilen bir süreçtir. Doğru SEO’da ilk 3 ay sessiz geçer ama bu sessizlik fırtına öncesidir. Sabrederek süreci bozmayan ve doğru sinyalleri veren siteler için Google er ya da geç kapıyı açar. SEO’nun mantığını bilen biri için ilk 3 ay neden yükselmedik sorusu değil doğru yolda mıyız? sorusu sorulur. Ve doğru yoldaysanız Google bunu mutlaka fark ederek sıralamanıza yansıtır.

